“Hepimiz Harranlıyız!” – Nejdet Kala’nın Ses Getiren Köşe Yazısı
Nejdet Kala, Kayseri’nin tanınmış gazetecilerinden biri olarak Kayseri Olay Haber sitesinde kaleme aldığı “Hepimiz Harranlıyız!” başlıklı köşe yazısında, Türkiye’de işçi hakları, sendikaların durumu ve çalışma hayatındaki adaletsizlikler üzerine önemli mesajlar verdi. Kala, yazısında Türkiye sinemasının başyapıtlarından Kibar Feyzo filmine atıfta bulunarak, sendikaların işlevselliğini ve işçi haklarının korunmasındaki eksiklikleri çarpıcı bir dille ele aldı.
Kibar Feyzo’nun Anlattıkları: Toplumun Gerçekleri
Nejdet Kala’nın yazısında altını çizdiği önemli noktalardan biri, Kemal Sunal’ın başrolünü oynadığı Kibar Feyzo filmi üzerinden yaptığı toplumsal eleştiriler oldu. Kala’ya göre, toplum olarak bu filmi izlerken daha çok karakterlerin komik repliklerine güldüğümüz için, filmin içerdiği derin toplumsal mesajları gözden kaçırıyoruz. Özellikle feodal sistem, din sömürüsü, kadın hakları ve toprak reformu gibi konuların ele alındığı filmde, sendikaların önemi de ironik bir şekilde vurgulanıyor.
Feodal Düzen ve Sendikaların Yetersizliği
Kala’nın yazısında en dikkat çeken nokta, işçi hakları ve sendikaların durumu oldu. Kibar Feyzo filminde Feyzo’nun maaşının diğer işçilerden neden daha az olduğunu öğrenmesi üzerine verdiği ünlü replik olan, “Ben de Harranlıyam,” toplumsal sınıflar arasındaki eşitsizlik ve adaletsizliği gözler önüne seriyor. Kala, Türkiye’de sendikalı olan işçilerin bile hak ettikleri korumayı yeterince göremediklerini, çünkü patron güdümünde olan sendikaların işçiden yana değil, sermayeden yana hareket ettiğini ifade ediyor.
Kayseri’de Yaşanan Sendikal Sorunlar
Nejdet Kala, Kayseri’deki sendikal sorunları somut bir örnek üzerinden dile getirdi. Tüm İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Şahin, Kayseri Büyükşehir Belediyesi önünde gerçekleştirdiği basın açıklamasında, sendika değiştirdiği için işten çıkarılan bir işçiye dikkat çekti. Kala, bu tür olayların sendikal örgütlenmenin ne kadar zayıf olduğuna işaret ettiğini belirtti. İşçinin, haklarını savunmak için başka bir sendikaya geçmesinin işten atılmasına neden olmasının büyük bir haksızlık olduğunu vurgulayan Kala, bu durumun kabul edilemez olduğunu söyledi.
Sendikalar, İşveren ve İşçi İlişkileri
Kala, yazısında ayrıca patronlarla anlaşan, onların izniyle işçileri örgütleyen ve işçi haklarını savunmak yerine kendi çıkarlarını gözeten sendikalara da sert eleştiriler yöneltti. Bu sendikaların, işçilerin haklarını değil, kendi saltanatlarını koruma peşinde olduğunu belirten Kala, çalışanların çoğunluğunun “Harranlı” statüsünde olduğunu söyledi. Yani, ne yazık ki, çalışanlar sendikalı olsalar dahi gerçek anlamda haklarını savunan bir yapıya sahip değiller.
İşçilerin Sendika Seçme Özgürlüğü
Nejdet Kala’ya göre, asıl suç Maho Ağa’larda değil, onlara karşı durması gereken işçilerin pasif tutumlarında. Kala, sendikal sistemin işçiler için bir hak koruma mekanizması olması gerekirken, çoğu zaman patronların çıkarlarına hizmet ettiğini söylüyor. İşçilerin özgürce sendika seçme hakkının engellenmesinin büyük bir problem olduğunu ve bu durumda işçilerin de sorumluluk alması gerektiğini ifade ediyor.
Sendikaların Geleceği: İşçi Hakları için Mücadele Şart
Kala, sendikaların işçilerin haklarını savunması gerektiğini, aksi takdirde mevcut sistemin işçilerin özgür düşünme ve hareket etme kabiliyetini kısıtladığını belirtti. Sendikal mücadelelerin amacının sadece seçim dönemlerinde işçileri mitinglere taşımak değil, onların gerçek haklarını savunmak olması gerektiğini ifade eden Kala, işçilerin bu konuda bilinçlenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Sonuç: Hepimiz Harranlıyız!
Nejdet Kala, yazısının sonunda “Hepimiz Harranlıyız” diyerek, Türkiye’deki işçi sınıfının sendikal mücadelede hala hak ettikleri noktaya ulaşamadığını vurguladı. Feodal sistemin simgesi olan Maho Ağa’nın saltanatını sürdüren patronların, sendikalar aracılığıyla işçilerin özgürlüklerini kısıtladığına dikkat çeken Kala, işçilerin bu duruma karşı durması gerektiğini savundu. Kala’ya göre, işçilerin örgütlenmesi, haklarını savunması ve sendikaların işçi lehine çalışması, toplumsal adaletin sağlanmasında önemli bir rol oynayacak.
